Gazeteci, Araştırmacı: Mesut HARAY
Gitmek zorundayım, Atam. Beni bekleyen uzak diyarlara doğru yola çıkmalıyım, gurbete düşmek artık kaderim oldu, dedim. O ise bana, yüreğimi teselli eden o sözleri söyledi: “Türkiye bize uzak değil, bize yabancı değil; orası Atatürk’ün memleketidir.” Ardından, “Canını sıkma,” diye ekledi, “Anadan, anavatanından uzak düşsen bile orası tüm Türklerin vatanıdır; Ata vatanındır.”
Hayatında yalnızca bir kez de olsa, Güney Azerbaycan’ımızdan Ankara’ya gelme fırsatını bulmuştu. Onca yorgunluğuna, hastalığının her geçen gün biraz daha güçsüzleştirdiği bedenine aldırmadan, “Atanı ziyaret edeceğiz,” dediğimde gözlerinde bir parıltı belirdi; sanki içindeki tüm acıları silip süpüren o büyük sevgiyle baktı bana.
Anama üz tutub dedi: dur hazırlan Humar hanım, Bu dünyanı terk etmeden Ata’nın ziyaretine gidelim.
Atatürk yalnızca Türkiye’deki Türklerin atası değil, O, özgürlük sevdalısı herkesin, kendi geleceğini kendi elleriyle yazmak isteyen her insanın yol göstericisidir.
Kısa ömrüne sığdırdığı devrimler, milletin kalbinde açtığı yollar, her biri bir anıt gibi zihnimde canlanıyordu. Tüm insanlığa umut ve özgürlük getiren o büyük ruh, tüm Türk dünyasını kendi topraklarında dimdik tutan, bir bayrak gibi gökyüzüne kaldıran bir güç oldu.
Bir insan, kısa bir ömre ne kadar büyük işler sığdırabilir, biz onunla öğrendik. Her adımı, her sözü, bize yeniden doğmayı, kendi tarihimize sıkı sıkıya sarılmayı öğretti. Bugün onu, yalnızca Türkiye’deki değil, tüm Türk dünyasındaki yürekler minnetle, sevgiyle anıyor. Büyük Türklüğün baştacı ve Ata’sı olarak, onu sonsuz bir saygı ve derin bir bağlılıkla yad ediyorum.