Putin’in Bakü Ziyareti ve Zengezür Koridoru: Bölgedeki Yeni Gerilimlerin İşareti Mi?
Araştırmacı, gazeteci: Mesut HARAY
Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’in Bakü ziyareti, Türkistan’daki jeopolitik gerilimlerin yeniden yükselmesine neden olabilecek önemli bir dönüm noktası olarak değerlendirilmektedir. Bu ziyaret, özellikle Zengezür Koridoru’nun açılması meselesi üzerinden Rusya’nın bölgedeki stratejik çıkarlarını koruma ve güçlendirme çabalarının bir parçası olarak görülüyor. Ancak bu çabalar, İran’ın endişelerini artırırken, bölgede yeni gerilimlerin fitilini ateşleyebilir.
Zengezür Koridoru ve İran’ın Endişeleri
Zengezür Koridoru, Azerbaycan’ın batı bölgelerini Nahçıvan ve Türkiye ile birleştiren stratejik bir hat olarak büyük önem taşımaktadır. Bu koridorun açılması, Ermenistan’ı bölgedeki ticaret yollarından dışlayarak ekonomik ve siyasi izolasyonuna neden olabilir. Ancak bu durumdan rahatsız olan sadece Ermenistan değildir. İran, bu koridorun açılmasıyla birlikte Ermenistan ile olan sınırının kapanacağı ve dolayısıyla Türkistan’daki etkisinin zayıflayacağı endişesi taşımaktadır. İran, bu koridorun açılmasına sert bir şekilde karşı çıkmış ve bölgedeki jeopolitik dengelerin kendi aleyhine değişebileceğini dile getirmiştir.
İran’ın endişelerinin temelinde, Azerbaycan’ın Zengezür Koridoru ile kendi stratejik hedeflerine ulaşma çabası yatmaktadır. Bu koridorun açılması, İran’ın Ermenistan ile olan kara bağlantısını kesebilir ve bu da İran’ın bölgedeki nüfuzunu ciddi şekilde zayıflatabilir. Ayrıca, Zengezür Koridoru’nun açılması, Hindistan’ın İran üzerinden gerçekleştirdiği Çabahar Limanı projesini de tehdit edebilir. Bu proje, Hindistan’ın Orta Asya ve Avrupa ile ticaret yollarını güçlendirme amacını taşıyan kritik bir ekonomik girişimdir. Ancak Zengezür Koridoru, bu projeye olan ilgiyi azaltabilir ve Hindistan’ın bölgedeki stratejik planlarını sekteye uğratabilir.
Rusya’nın Ukrayna Savaşı ve Bölgesel Stratejik Dengeler
Rusya’nın Ukrayna’daki savaşta yaşadığı geri çekilmeler, Moskova’nın Türkistan’daki etkisini koruma çabalarını zorlaştırmaktadır. Ukrayna’daki çatışmalar, Rusya’nın askeri ve ekonomik kaynaklarını büyük ölçüde tüketmiş ve Moskova’nın bölgede etkin bir şekilde müdahale edebilme kapasitesini sınırlamıştır. Bu durum, bölgedeki diğer güçlerin – İran, Türkiye ve Amerika Birleşik Devletleri gibi – kendi nüfuz alanlarını genişletme fırsatı yakalamalarına olanak tanımaktadır.
Putin’in Bakü ziyareti, Rusya’nın Türkistan’daki etkisini yeniden tesis etme çabalarının bir parçası olarak değerlendirilmelidir. Ancak Moskova’nın Ukrayna’daki zaafiyetleri, bölgedeki stratejik dengeyi değiştirebilir ve yeni bir jeopolitik düzenin oluşmasına zemin hazırlayabilir.
Amerika’nın Ermenistan’daki Askeri Varlığı ve Bölgedeki Yeni Gerilimler
Son dönemde Amerika Birleşik Devletleri’nin Ermenistan’da askeri varlığını artırması, bölgede yeni bir gerilim dalgasının habercisi olarak değerlendirilmektedir. Amerika’nın Ermenistan ile askeri iş birliğini güçlendirmesi, Moskova ve Tahran’da ciddi endişelere yol açmıştır. Bu durum, Amerika’nın Türkistan’daki artan etkisinin bir göstergesi olup, bölgedeki güvenlik mimarisinin yeniden şekillenmesine neden olabilir.
Ermenistan’ın Amerika ile yakınlaşması, ülkenin Rusya ve İran ile olan ilişkilerini yeniden gözden geçirmesine sebep olabilir. Bu durum, Ermenistan’ın dış politikada denge arayışına yönelmesine ve yeni ittifaklar kurmasına zemin hazırlayabilir. Ancak bu yakınlaşma, Moskova ve Tahran’ın bölgede daha agresif politikalar izlemesine neden olabilir.
Zengezür Koridoru ve Yeni Jeopolitik Düzen
Zengezür Koridoru’nun açılması, bölgedeki güç dengelerinin yeniden şekillenmesine yol açabilir. Bu yeni düzen, Türkiye, Azerbaycan, Ermenistan, Rusya, Amerika ve Fransa gibi ülkelerin jeopolitik çıkarlarını yeniden tanımlamalarına ve yeni stratejik ittifaklar kurmalarına neden olabilir. Türkiye ve Azerbaycan, Zengezür Koridoru’nun açılması konusunda ortak hareket ederek, bölgedeki stratejik üstünlüklerini pekiştirmeye çalışacaklardır.
Bu süreçte Türk Devletleri Teşkilatı, bölgedeki gerilimleri azaltma ve barışı koruma konusunda önemli bir rol oynayabilir. Teşkilat, bölgedeki güçler arasında diyalogun teşvik edilmesine katkıda bulunarak, olası bir çatışmanın önüne geçebilir.
Sonuç
Zengezür Koridoru’nun açılması meselesi, Türkistan’da yeni jeopolitik gerilimlerin fitilini ateşleyebilir. İran’ın sınırının kesilmesi ve Çabahar projesinin tehlikeye girmesi, Tahran’ın endişelerini artırmaktadır. Amerika’nın Ermenistan’daki askeri varlığını artırması, bölgedeki güç dengelerini değiştirebilir. Bu gerilimler, Türkiye, Azerbaycan, Rusya ve Amerika gibi ülkelerin yeni bir jeopolitik düzen kurma çabalarına yol açabilir. Ancak Türk Devletleri Teşkilatı ve Türkiye-Azerbaycan iş birliği, bu gerilimleri azaltarak, bölgedeki barışın ve istikrarın korunmasında kilit bir rol oynayabilir.